23 Mart 2010 Salı

penceremin manzarasındaki 4 trilyon...

burda bi lokantyacı var. kendisi kamyoncu lokantası işletmesine rağmen acayiip gaza gelmiş...
bugün eve gelirken beni gördü, yaklaşık 40 metreden konuşmaya başladı... ama insan biraz daha geriye gitse, yinede duyabilecek kadar ses kaynağı kendisi... bildiğin megafon tadıda...

bir iki laflamadan sonra...
-müdürüm...
diye yanaştı..
ve bir dosya gösterdi... öyle buyük bir sırrı açıklarcasına ve etrafını kolaçan ederek...

sanırdım ki, bir hazine harifası falan gösterecek. baktım bir vaziyet planı/proje..
ömrümde artık görmeye şimdiden tiksindiğim, o otocet çıktılarından biri... bir plan... bir çizim... benim için o kadarda önemi olmayan bir A3...

ama biraz daha dikkatli bakınca '250 yataklı otel' planı olduğunu gördüm. bir hazine gibiydi aslında 42x29 santimetreye sıkıştırılmış, eski para ile 4 trilyonluk bir proje bedeli olduğunu deneyimsel olarak anladım...
heycanla anlattı...
..
..
ama ben...
bu projenin kendisi ve o arsa için imkansıza yakın olduğunu anlattım yaklaşık yarım saat... bir yandanda zihnimin CPU sunu doldurmak pahasına 'bu adam acaba 20 milyarı bir arada görmüş olabilir mi' soruna cevap aradım...
bu sırada kendisi kredi çekebileceğinden bahsediyordu...
...
şimdi tedirginim...
bir sabah yan parselde 4 trilyonluk bir inşaatın kaçak olarak başlamasından korkuyorum...
şu anda bile pencerem açık...
bugüne kadar hep 'iş nasıl yapılır' ı öğrendim... bundan sonra nasıl köstek oluruda öğrenmeliyim...
...
tedirginim...

4 yorum:

komançi dedi ki...

bir bilene danış derim :))

Ay BU KIZ dedi ki...

bende bi ara NETKET bilgimle OTOKET öğrenmeye çalıştığım zamanlar ama bi türlü öğrenemediğim zamanlar böyle hayallere kapılıp "ohaa çok süper planlar yaparım uygularım çok süper olur benim olur" die havalara girip, mimarlık fakültesindeki arkadaşlarıma sürekli "hadi şunun maketini yapın bana, hadi bu kartondan ev yapalım, hadi bak buraya çizelim, hadi bana da öğretelim die yalvarır, yakınır, bana acıyan olupta yardım etmeye niyetlenen olursa da en sonunda "nasıl bir alemdesin sen ya?" sorusuyla başlayan ve sonunda İLLALLAH la biten bir kaçışa sürüklerdim...15dk lık ders aralarını zehir eder, ben kendi dersimde yerin dibinde dünyalar yaratmaya gider, onlar yorulmuş bünyeleriyle yapı hukuku mu bilgisi mi bilemedim ama öyle bi derse giderlerdi..neyse bilemiorum geçtiler mi kaldılar mı ama tek hatırladığım kitaplarının üstündeki geometrik şekillere kaş göz ağız burun çizerek saçma saçma tipler yaratmamdı..
yani çüşş diorum nerden nereye geldim..
işte diorum ki bu amca tam benlik...
bana yollayın.. biz onlar iki güne kalmaz o oteli dikeriz.. kesin garanti.. net!!! :)

Pnarist dedi ki...

Hadi hayırlısı :)

ıvır zıvır dedi ki...

gençlik...
konu ile ilgili tüm gelişmeleri buradan kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğim...

kamyoncu lokantası sahibi abimizi izlemeye devam edin....
dann dannn dannn...