23 Eylül 2009 Çarşamba

Modern dünyaya giriş; telefonda bayramlaşmak


bayram günü heycanla doldu taştı içim... kıpır kıpırdım. ( bu arada bayramın 1. günü evdeki su boruları patladı her yeri kırdık, bu kıpırtı ordan gelii! galiba...)

istanbuldan çıkamamışlığına sığınarak (nasıl bir sığıntıysa bu) turkcellin de nar kampanyasına baş vuraraktan garanti hesabıyla kontor yükledim. bir yandan da turkcell sayfasından nar nedir diye bakıyorum.
şunu yap... bunu yaz... şuraya gönder. yani zaten 250 kontör yükleyince öyle bir yalaka mesajlar atıyor ki turkcell, sanırsın seni evlatlık alacak. yok şöle kampanya, seni böyle seviyoruz, sen bizim herşeyimizsin falan, fişman. neyse dediklerini yaptık... herkes çakal olmuş.

***
ilkin bizim onur'u aradım. bizim, tüm camiyadaki en yavşaklardandır kendisi. eğlendirir adamı, para versen bulamadığın tiplerdendir hani. bi de konuşma jargonumuz acayip bir şeye dönüştü son zamanlarda. kim havasındaysa hatun rolünü o alıyor. -başım ağrıyor bugün olmaz, ben bilmem benim 'beynim' bilir- tadında geçen cümleler var aramızda sen düşün gerisini, hatta düşünme!!...
'naber peteğim' diye açınca telefonu, hatun rolü ona kaldı.
uzadı sohbet, sevindik... umuyorum ki hatun kişiler üzerine bu onur'sal sohbet alıştırmaları iş görecektir bir zaman.

**
sonra mehmeti aradım... naber lan! dememle 'hayırlı bayramlar kardeş' demesi bir oldu. yıkıldım. sanırsın o aramış pezevenk. benim telefonumla artislik yapıyor. (bu arada turkcellin narı geldi aklıma, utandım sildim hafızamdan.)
mehmetin eşide olunca yengeyede selamlar ilettik.
haa!! en illet hislerden biri buymuş. önce hatunsuz biri ile konuşuyorsun sorun yok. karşı tarafın eşi varsa çok problem. insan buruluyor, balım peteğim diye açamıyorsun artık karşı tarafa. oysa öğrencilik yıllarında evine gelmiş, yer yokluğundan aynı yatakta uyuduğun, aynı cd yi izlediğin insan nihayetinde bu adamlar.
cd dediysek,normal film yani...
neyse...

**
sonra birilerini daha aradım... aralarından birine... 'bayramlaşmak için milleti arıyordum senide aradım' diyince. altta kalmadı tabi, araya sıkıştırıldığını hemen anladı.
lan, övünesi mi bilmiyorum ama tüm arkadaşlarının zeki olunca da olmuyor. leb demeden çorum diyor adamlar. turkcellin sponsorluğunda içimi biraz fazla boşaltmış olacam, fazla geyiğe girmedim. zira geri planda nar denen kampanyanın kronometrik kontür hesaplarını yapıyorum, çaktırmadan. ve yine utanarak.

**
sonra bir iki evliyi daha aradım ama anlatmaya deymez. onlar evleneni çok olduğu için tamamen dünyaları değişmiş durumda aynı alfabeyi bile kullanmıyoruz, o derece. ne anlatsak fransız kalıyoruz, bir birimize. (lan bizde şu yeni alfabeye geçemedik ya, ne zaman olacak bu kişisel harf inkilabı bilmiyorum.... du bi onur'u ariyim)

**
sonra herşey su tesisatçısının hilti seslerine karışmaya başladı. kampanyadan kalan kontörleri bakayım dedim.
ama hangi kontörden bahsediyon hacı! meğersem nar kampanyasının ücretlendirmesi benim mevcut tarifemden daha pahalıymış. sonradan öğrendim netten.
kahrolsun kapitalizm diye bağırdım...
fekat! kimse duymadı....

Hiç yorum yok: