8 Kasım 2009 Pazar

Bir İsta(m)bul Hatırası...

o kadar hüzünlü gibi durmasada... öyle arkadaş.
yazmıştım buraya bir yere. İlkokul 1. sınıfta okumayı söktüğümüzde verilen kırmızı kurdaleler vardır ya hani.
İşte o gün öğretmen, elinde kurdale, beni tahtaya çıkartıp, şöyle dedi...
'istanbul' ...... yaz hadi İsmail...
ben tekrarladım..
istammpull.... istamnbull... istambull... gibi bir sürü içsel tekrardan sonra, yazdım...
İSTAMBUL...
:)

*
ilk kez dört yaşında gezmeye.. sonra ortaokulda tatillere... lisede biraz çalışmaya birazda tatile ...ve nihayet üniversitede okumaya geldim bu şehre...
*
*
*
birazdan telefonumu, anahtarlarımı ve sodekso kartımı sekreterin masasına bırakcağım...

gitmenin adı... hep vardır arkadaş ama, 'gerçekten gitmek' bambaşka bişey...
sevgiliden ayrılma korkusu, telaşı, bencilliği hep ama hep vardır da oturup bunun için sızlanmazsınız pek.
ama ya ayrılınca ?!

İstanbul'a daha çok gelip gidilecek belki... ama başka olacak artık, aslında belki de daha iyi olacaktır, kim bilir?... yeni bir dönem...

şimdi...
önce bir kaç gün İstanbul... sonra Yalova... sonra Ankara'da bir kaç gün , Toroslar ve Adana...
ben yine de gülümseyeyim


O zamana değin, kimse kaybolmasın gelince yoklama alacam
Komançi, bakarak ol e mi ...

'O an' resim: http://imageshack.us/

1 yorum:

komançi dedi ki...

şş çabuk dön. daha balık yemeye gidicez :)