24 Ekim 2009 Cumartesi

heyecanlı kurşun



televizyon izlemiyorum, haberleri ise hiç!...
ama dün akşam yanılıp şaşıp şöyle bir baktım.
4 yaşındaki bir kız çocuğunun, komşunun düğününü izlerken balkonda bir serseri kurşunla can verdğini duydum. ateş eden ise bir kadınmış.
'düğünün neşesiyle ''heycanlandım'', kocamın silahıyla havaya ateş açtım, pişmanım' gibisinden bişeyler demiş.
evet, Hz. İsa doğalı neredeyse 2010 yıl oldu, ama biz yontma taş devrine bile geçemedik sanırım ki, bu odunlar... hala odun.

ve başka bir olay daha, ve en az bu kadar acı.
'orta yaşlı' bir akrabam yakın sayılan bir geçmişte, depremlerin oluşma sebebini 'dünyanın bir öküzün boynuzu üstünde durmasının' sebep olduğunu söyledi. (evet akrabağam olduğu için utanıyorum)
'sahiden böylemi düşnüyorsun?' dedim.
' ne bileyim, emmicik öyle dediydi, yaa!!' diye cevap verdi.

velhasıl kelam
biri 'heyecanlanır' birini öldürür, diğeri 'emmicik' dediği zırtapozu kıçıyla dinler.
iyimser olmak istiyorum; lakin bazen beceremiyorum. Ve kim bilir ben,en son ne zaman zevkle güzel bir şeyler çizdim.

Hiç yorum yok: