4 Ocak 2009 Pazar

ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer.....

üç ayak yarışı....
genelde iki kişinin ayaklarının birbirine basit bi şekilde bağlandığı ve amacın sadece ilerleyerek birinci gelmek olduğu bu yarışları herkes bilir.. şu sıralarda daha az popüler o nedenle resmini bulamadım internette
bu yarışın kankisi sayılacak çuval yarışı..yumurta taşıma...vb..diğer yarış türleri ile ilgili resimlerle idare edeceğiz... :(((

neyse ne diyorduk...ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer...:)..
yok aslında o kadar komik değil ama ...hani olur ya düşenler kalkanlar... yorulanlar... tökezliyenler birden aklıma geldi...:)...
(ciddileşiyorum)

kadın-erkek ilişkileride aslında tam olarak böyleymiş gibi gelir bana...
önce bi şekilde tanşılır.. yarışta (hayatta) beraber koşup koşamıyacağız konusunda önce kendinize.. sonrada karşınızdakine sorarsınız... evet cevabını alır almaz iple (yüzükle) bağlanırsınız...:)
ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer.....
genelde iki taraf ayaklarını birbirine bağladığı andan itibaren .. tek başına yürümekle bu yeni üç ayak yürümenin aynı şey olmadığı hemen anlaşılır...
sekronizasyon hataları olur ... önceleri tökezlenir o adımını atarken sen durursun ..sen atarken o durur.. serbest ayaklarınızı öne atarsınız sonra bağlı ayaklarınızı..
aaaa o da ne artık ilerliyorsunuzdur...
bu iyi bişeydir .. ve artık birlikte bi hayatınız vardır....
ama bu düşmeyeceğiniz anlamına gelmez; bazen sadece bocalar bazen de düşersiniz ki; bunun adı da gerçek hayatta''ilişkideki sorun''lardır..
''biz bu işi beceremiyecezle'' başlar..ipi (yüzüğü) atmaya kadar gider :(..
(Allah kimseye vermesin)
ilişkiler üç ayaklı kuya benzer...
yarış aslında yarış değildir..amaç yarışı (hayatı) bitirmektir.. herkes yarışcı olduğu gibi yine herkes seyircidir..
...''aaa bak ahmet ile selma düştü'' diyi verirsiniz... sanki siz çok iyi gidiyormuş gibi..
bakınırsınız başkaları nasıl gidiyor sizde öyle ilerlemeye çalışırsınız.... ve gerçek sevginin yerini saygı almaya başlar...
o yorulunca dinlenmesi için yavaşlarsınız... onun bileklerine ..ellerine..gövdesine bakarak aynı anda hareket ederek gerçekten ''tek gibi hareket '' etmeye çalışırsınız..
belirli süre sonra ister siz gök yüzünü izleyin ister eşiniz yanından geçtiklerinize yardımcı olmaya çalışsın..birbirinize bakmadan da ilerleye bilirsiniz... işe bu uyumdur...
ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer......
ama hiç tökezlemez değilsiniz (kavga edersiniz) ama hemen bir birinize bakıp gülümser tekrar ayaklarınızı ..zihninizi ''birlikte koşuya'' odaklarsınız...
Mevlana aşk için '' ikilik olan yerde aşk olmaz.. '' ...aşk ''ikinin bir olmasıdır'' der..... işte bu koşu iki kişilik tek harekettir artık... bi yarınız diğer başka bir kişiye bağımlıdır ve ona göre hareket ettirirsiniz..
eldeki yarınız sizin kontrolünüzde görünmesine rağmen yinede yanınızdaki ile uyum içinde işler...
ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer....
ve yollar öyle dümdüz değildir.. :S.. herşeyi becerirsinizde ..yinede her seferinde farklı derinlik ve ebatlarda çukurlar...taşlar..su birikinlileri hep önünüze çıkar...
bazen siz yarışı bırakırsınız... yanınızdaki..bunu anlayışla karşılar ve durur ya da sizi belinizden tutar kaldırır ve diğer ayağınızı yeren keserek iki ayaklı koşmayı dener ..bu çok fedakarlık ister ama bu hep yapılamaz bi taraf koşuyu istemiyorsa durulur dinlenilir... ancak yarışa dönmek istemeyen bi takım arkadaşı için yapabilecekleriniz sınırlıdır...ayaklarınızdaki düğümü ya çözer yada öylece koşmadan beklerler :(.. genelde bedbah geçecek bi yarışın (ömrün) habercisidir bu...
ama yanınızdaki isteksizse siz tek başınıza bişey yapamazsınız...p.ktan bi durumdur :(...
ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer....
herkes iki kişi koşmaz...tek başına koşanda vardır.... kariyer, para,hırs vb.. uğruna tek ve daha hızlı koşarlar :S.. onlardan hiç bahsetmiyecem ama onlar hakkaten hızlı koşarlar ; ama bilmezler bu yarışın galibi diye bişey yok ... sadece zamanın ''doğru '' geçirilemesi aslolandır...
neyse boş verek onları
ve..bunun gibi bi dolu durum vardır...çoğaltılabilir ama sıkıcılık getirmemesi adına kesiyorum...
ilişkiler üç ayaklı koşuya benzer...
ikinin bir olmasıdır... beraber hareket etmektir... o yorulunca dinlenmektir... bazen onu taşımak, heveslendirmektir... onun için durmaktır... sekronize çalışmaktır...bir yarını başka birine emanet etmektir...
hayat üç ayaklı koşuya benzer...:)..
yarışa (hayata) başlamak için koşucunuzu hemen bulmanız gerekir...

NOOOTTT: yazıya ilham olan arkadaşım Bulut'a ve Rüya'ya teşekkür ederim..

Hiç yorum yok: